Eş
Anlamlı ve Yakın Anlamlı Kelimeler
70362
Eş
anlamlı kelimeler, yazılışları ve okunuşları farklı olmasına rağmen aynı anlamı
taşıyan kelimelerdir. Eş anlamlı sözcükler birbirlerinin yerine
kullanılabilir. Eş anlamlılık çoğunlukla Türkçe sözcüklerle dilimize yabancı
dillerden girmiş sözcükler arasındadır.
Örnek
» siyah
– kara
» cevap – yanıt
» kalp – yürek – gönül
» kelime – sözcük
» ileti – mesaj
» özgün – orijinal
» dil – lisan
» bellek – hafıza
» uygarlık – medeniyet
» al – kırmızı
» misafir – konuk
» fiil – eylem
» model – örnek
» ölçüt – kıstas – kriter
» belgegeçer – faks
» ilginç – enteresan
» varsıl – zengin
» yoksul – fakir
» cevap – yanıt
» kalp – yürek – gönül
» kelime – sözcük
» ileti – mesaj
» özgün – orijinal
» dil – lisan
» bellek – hafıza
» uygarlık – medeniyet
» al – kırmızı
» misafir – konuk
» fiil – eylem
» model – örnek
» ölçüt – kıstas – kriter
» belgegeçer – faks
» ilginç – enteresan
» varsıl – zengin
» yoksul – fakir
> Bazı durumlarda eş anlamlı
kelimeler birbirinin yerini tutmayabilir:
Örnek
» Kara bahtlı
bir adamdı.
cümlesindeki “kara bahtlı” söz grubu “kötü şanslı” anlamında kullanılmıştır. Dolayısıyla kara bahtlı yerine siyah bahtlı demek de anlamsız olur. Bu yüzden bu cümledeki “kara” kelimesinin eş anlamlısı “kötü” kelimesidir.
cümlesindeki “kara bahtlı” söz grubu “kötü şanslı” anlamında kullanılmıştır. Dolayısıyla kara bahtlı yerine siyah bahtlı demek de anlamsız olur. Bu yüzden bu cümledeki “kara” kelimesinin eş anlamlısı “kötü” kelimesidir.
Yakın
Anlamlı Kelimeler
Yazılışı
ve okunuşu farklı olan, anlamdaş gibi göründüğü hâlde birbirinin yerini tamamen
tutamayan, yani aralarında anlam ayrıntısı bulunan kelimelerdir. Bunlar
çoğunlukla Türkçe kelimelerdir.
Örnek
» basmak
– çiğnemek – ezmek
» tutmak – yakalamak
» korkak – çekingen
» saçmak – dağıtmak
» dargın – küskün – kırgın
» tanıdık – bildik
» tutmak – yakalamak
» korkak – çekingen
» saçmak – dağıtmak
» dargın – küskün – kırgın
» tanıdık – bildik
Örnek
» Çiçeklere basmak.
» Çiçekleri çiğnemek.
» Çiçekleri ezmek.
> Yakın anlamlılıkta çoğu zaman sözcüğün
cümledeki kullanımı belirleyici olmaktadır.
Örnek
“Yasaları çiğnemek”
sözcük grubunda mecaz anlamda kullanılan çiğnemek sözcüğüyle basmakveya ezmek sözcüğü
arasında yakın anlamlılıktan söz edilemez.
Zıt
(Karşıt) Anlamlı Kelimeler
116888
Anlamca
birbirinin karşıtı olan, birbiriyle çelişen kelimelere zıt anlamlı
kelimeler adı verilir. Türkçemizde her sözcüğün eş anlamlısı
olmadığı gibi zıt anlamlısı da yoktur. Zıt anlamlı sözcükler genellikle nitelik
veya nicelik bildiren sözcüklerde yani sıfat ve zarf özelliğindeki sözcüklerde
bulunur.
Örnek
» uzak
↔ yakın
» bulanık ↔ berrak
» kirli ↔ temiz
» ileri ↔ geri
» güzel ↔ çirkin
» iç ↔ dış
» bulanık ↔ berrak
» kirli ↔ temiz
» ileri ↔ geri
» güzel ↔ çirkin
» iç ↔ dış
» soğuk
↔ sıcak
» sık ↔ seyrek
» iyimser ↔ kötümser
» inmek ↔ çıkmak
» sağ ↔ sol
» zengin ↔ fakir
» sık ↔ seyrek
» iyimser ↔ kötümser
» inmek ↔ çıkmak
» sağ ↔ sol
» zengin ↔ fakir
> Bir
sözcüğün olumsuzu, o sözcüğün zıt anlamlısı değildir.
Örnek
» gelmek
– gelmemek (olumsuzu)
» gelmek – gitmek (zıt anlamlısı)
» gelmek – gitmek (zıt anlamlısı)
» kirli
– kirsiz (olumsuzu)
» kirli – temiz (zıt anlamlısı)
» kirli – temiz (zıt anlamlısı)
» almak
– almamak (olumsuzu)
» almak – vermek (zıt anlamlısı)
» almak – vermek (zıt anlamlısı)
> Sözcüklerin karşıt anlamlı olabilmesi
için her ikisinin de gerçek ya da mecaz anlamlı olması gerekir.
Örnek
» Dün
akşam bize geldi. (gerçek anlam)
» Bu işin sonu nereye gider? (mecaz anlam)
Yukarıdaki cümlelerde gelmek ve gitmek birbirinin karşıtı değildir; çünkü gelmek gerçek anlamıyla, gitmek mecaz anlamıyla kullanılmıştır.
» Bu işin sonu nereye gider? (mecaz anlam)
Yukarıdaki cümlelerde gelmek ve gitmek birbirinin karşıtı değildir; çünkü gelmek gerçek anlamıyla, gitmek mecaz anlamıyla kullanılmıştır.
Eş Sesli (Sesteş) Kelimeler
64182
Yazılış
ve okunuşları aynı olan; ama anlamları birbirinden farklı olan sözcüklere eş
sesli (sesteş) sözcükler denir. Bunlar yalın hâlde olabildikleri gibi
ek almış hâlde de olabilirler.
Örnek
Yol
» Bu yolu takip etmemiz gerek. (yol: Bir yerden bir yere ulaşmak için üzerinde yürüdüğümüz yer) » Kardeşimle birlikte bahçedeki otları yolduk. (yolmak: Çekip koparmak)
» Bu yolu takip etmemiz gerek. (yol: Bir yerden bir yere ulaşmak için üzerinde yürüdüğümüz yer) » Kardeşimle birlikte bahçedeki otları yolduk. (yolmak: Çekip koparmak)
Yüz
» Yüzü bana dönüktü. (yüz: Çehre, surat, sima)
» Düğününe yüz kişi gelmiş. (yüz: Doksan dokuzdan sonra gelen sayı)
» Kıyıda iki çocuk yüzüyordu. (yüzmek: Suda ilerlemek)
» Koyunun derisini yüzdüler. (yüzmek: Derisini çıkarmak, soymak)
» Yüzü bana dönüktü. (yüz: Çehre, surat, sima)
» Düğününe yüz kişi gelmiş. (yüz: Doksan dokuzdan sonra gelen sayı)
» Kıyıda iki çocuk yüzüyordu. (yüzmek: Suda ilerlemek)
» Koyunun derisini yüzdüler. (yüzmek: Derisini çıkarmak, soymak)
El
» Telefonu bütün gün elinden bırakmadı. (el: İnsanın tutmaya ve iş görmeye yarayan organı)
» Eller ne derse desin, önemli değil. (el: Yabancı)
» Telefonu bütün gün elinden bırakmadı. (el: İnsanın tutmaya ve iş görmeye yarayan organı)
» Eller ne derse desin, önemli değil. (el: Yabancı)
> Dilimizde düzeltme işareti ( ^ ) olan
sözcüklerde okunuşları, yazılışları ve anlamları farklı olduğu için sesteşlik
özelliği aranmaz.
Örnek
» Hava
soğuktu kar yağıyordu.
» Bu seneki kârımız iyi.
» ama – âma » hala – hâlâ » aşık – âşık » adet – âdet » yar – yâr
» Bu seneki kârımız iyi.
» ama – âma » hala – hâlâ » aşık – âşık » adet – âdet » yar – yâr
> Bir sözcüğün temel anlamıyla yan anlamı
arasında sesteşlik özelliği aranmaz. Çünkü bu tür sözcükler arasında anlam
bağlantısı kopmamıştır.
Örnek
» Karabatak
suya daldı.
» Uzmanlığını hangi dalda tamamladı? Bu cümlelerde dal sözcükleri birbirinin sesteşi değildir; çünkü birinci cümlede dal sözcüğü gerçek anlamıyla, ikinci cümlede dal sözcüğü ağacın bir organı olan dal sözcüğünün yan anlamıyla kullanılmıştır.
» Uzmanlığını hangi dalda tamamladı? Bu cümlelerde dal sözcükleri birbirinin sesteşi değildir; çünkü birinci cümlede dal sözcüğü gerçek anlamıyla, ikinci cümlede dal sözcüğü ağacın bir organı olan dal sözcüğünün yan anlamıyla kullanılmıştır.
> Bir sözcüğün temel anlamıyla mecaz
anlamı arasında sesteşlik özelliği aranmaz.
Örnek
» Kuru otlar,
bir kibrit değse tutuşuverecekti. (Temel anlam)
» Bu yazarın kuru bir anlatımı var. ( Mecaz anlam)
» Bu yazarın kuru bir anlatımı var. ( Mecaz anlam)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder